Bir balıkçı, arkadaşına tuttuğu yengeçleri içine koyduğu sepetin bir kapağı olmasına gerek olmadığını söylemiş. Çünkü; yengeçlerden biri sepetten yukarı tırmanmaya başlarsa ikinci bir yengeç onun arkasından tırmanır ve onu aşağı doğru çeker. Sizi duyar gibiyim. Bizi yengece mi benzetiyorsunuz? Diye düşünebilirsiniz? Elbette ki bir insanı yengece, yılana, çıyana benzetmek bize yakışmaz. Böyle bir benzetme yapmak haddini bilmezlik olur. Ama şu gerçeği kabul etmeliyiz: Bazı insanlar yengeç gibidir. Siz yukarılara tırmanmaya çalıştığınız zaman, rahatlık alanlarının ihlal edilmesinden korkan birileri önünüze aşılması güç barikatlar, bariyerler koyacaktır. Geri adım atmanız için her yolu mubah sayacaktır Bu tür yengeçlerle insanlar arasındaki en önemli fark, yengeçlerin suda, İnsanların ise karada yaşamasıdır. Ama yine de size, iki ayaklı kara yengeçler-ine karşı uyanık olmanız için birkaç ipucu verelim: Yengeç-insanlar genellikle güç kullanmazlar. Daha etkili metotları vardır onların: İmalı sözler, kuşkuya düşürmeler, alay etmeler, tepeden bakmalar, mezar kazımlar, fırsat kollayanlar ve daha neler neler! Yengeç-insanlar tarafından incitilmek, yaralanmak ve yok edilmek istenmiyorsanız, siz siz olun, onların düştüğü tuzaklara düşmeyin! Ya! dost görünüp de size mezar kazıyanlar ne demeli? Ya da dost nasihatiyle sizi hedeflerinizden uzaklaştırmaya çalışan oyun bazlara ne demeli!
Yengeçler ve İnsanlar
